Takır Tukur

---

Merhaba,

Gözümün, gözünüz gözümün üzerinde mi diye gözünüzün üzerinde olduğunu belirtme ihtiyacının anlık vurması sebebinin vermiş olduğu; sudan çıkan balık sıkıntısı ile kafamı uzatıyorum. Ben kafamı uzatmışken, kılıçlarınızı kınlarına koyar iseniz; boynumun teşekkürlerini yıldızlardan aşağı bırakabilirim. Hatta size içinde bulunduğumuz evren hakkında çok gizli bilgiler bile verebilirim.

Mesela; içinde bulunduğumuz evrenin sınırları olduğunu ve küre şeklinde olduğunu söyleyebilirim. Bizim evrenimizle temas halinde 6 farklı evren daha olduğunu da benden öğrenebilirsiniz.

Bu 7 evrenin de yine bir üst evrenin içerisinde olduğunu ve bu üst evrenin de 6 farklı üst evrenle komşu olduğunu ve bu 7 üst evrenin de daha bir üst evrenin içerisinde olduğunu ve yine 7 adet daha bir üst evrenin, daha daha bir üst evrenin içerisinde ikame olduğunu açıklama ihtimalim bile olabilir.

Bu evrenler hep 7 ‘i gruplar halinde, daha büyük bir evrenin içerisinde bulunuyorlar ve bu daha büyük evrenler de aynı şekilde 7’si bir araya gelerek daha büyük bir evren ve yine yeni 7’liler şeklinde ilerliyorlar dediğimi duyar gibi bile olabilirsiniz bir akşamüstü.

İşte kendi içine çöken yıldızlar; bulunduğu evrendeki konumuna da bir delik, daha doğrusu bir kapı açıyorlar ve bu kara deliklerden başka bir evrenin yüzeyine geçiş yapılıyor olduğunu ifşa etmem işten bile olmayabilir.

Oluşan kara delikler aracılığı ile komşu evrenin yüksek çekim gücüne direnemeyen her maddenin de bu geçişten kaçamayacağını anlattığımı bir düşünsenize.

Madde kara delikten geçti ise; geçiş yaptığı evrenin yüzeyinde de oluşmuş bir kara deliğin mevcut olması durumunda, komşu evrene geçiş yapmış olacağını söylersem; ben de bir miktar hafiflerim elbette.

Fakat, lakin ve ama; komşu evrenin yüzeyinde bir kara deliğe rastlanmamışsa, sevgili maddemiz de o komşu evrenin yüzeyinde kalacaktır ve belki hatta oradan sekip ya başka komşu evrenlere temas edecek ve sadece üst evrenin içerisinde avare avare dolaşıyor olacaktır şeklinde bir açıklama yapmam gönüllere çok mineralli sular bile serpiştirebilir.

Bu bilgiler bende saklı ve her an sizlerle paylaşmayı göze alabilirim. Başlangıçta da söylemiş olduğum üzere; yeter ki kılıçlarınızı kınlarına geri koyun. Kimsenin kimseye zarar vermediği, sonsuz güven ortamlı bir dünya hayal edin. Belki de o zaman total hayal gücü tanrısı devreye girer ve tüm insanlık ortak bir hayalde birleşti diye bizleri çok acayip evrenler içerisinde, başka bir evrene ve o evrende bulunan bir mutluluk gezegenine transfer eder.

Koskoca hayal gücü tanrısının hepimizin bonservisini karşılayamayacağını düşünenler lütfen bir kenara çekilsinler ve yüzlerini kızartarak, başlarını önlerine eğsinler. Kafayı uzatırken yüklendiğim sudan çıkmış balık sıkıntısını sizlere doğru upuzun bir orta ile gönderiyorum. Şimdi kendinize gelin ve lütfen şu sıkıntıyı göğsünüzde yumuşatarak karşılayın.

Uzattığım kafamı geri çekmek durumunda olduğumu; Hayalgücü Spor’un katkılarıyla bildirmekten duyur gurarım.

Keskin muzlardan lirik sazlara doğru kendi içine çökmekten alıkonulamayan bir zihnin sessiz çığlıkları esnasında meydana gelmiş bir iki tıkırtıya maruz kalmış oldunuz. Şimdi kendinize bir tencere mısır patlatın ve patlayan mısırların sesleri ile bu tıkırtıları zihninizden silin.

Cümleten geçmiş olsun.

Ve hatta afiyet olsun.

---

Story & Image Copyright: OTahirZGN