Bir Ben Var İd'den İçeri
Unutamadığınız bir tartışmanız var mı ?
İnsan, gerçekten dolduğu yerde birinin onu içmesini ve o kişinin boğazını yakmayı bekliyor sanırım. Hatta beklemiyor, bunu istiyor. Şahsına münhasır bir cin biber gibi. Acının kendisi de acır bence. Eğer biri onu içerse, acılığı gidecek. Acı olmaktan çıkacak, kan ya da idrar olacak. Ama acı olmayacak. Bu yüzden bekliyoruz o bardaktan boşalmayı
Bunun nasıl ya da kime olduğunun çoğu zaman önemi olmuyor. İnsan neresi acırsa orasında oluyor, değer kavramını kaybediyor bu tarz zamanlarda. En sevdiklerimden biriyle giriştiğim tartışmada böyle bir zamandaydı. Aslında tartışma da değil. Ben zehrimi akıttım o da yuttu. Ben zehir olmaktan çıktım o yandı. O yanmıştı ama ben soğumadım. Asıl yanan o değilmiş de ben mişim meğer, o sadece zehri taşıyan maddeyi yutmuş ama zehri bana kalmış
Hiç öfkelenmediğim kadar öfkelenmiştim. Ortada istemsiz olan hareketler ve konuşmalar vardı fakat ben bunları öyle bir evirmiştim ki. En sevdiklerimizi iyi tanırız ve bam tellerini de iyi biliriz. Nereden yakalacağımı biliyordum ve utanmadan, düşünmeden bunları sıralıyordum. Cevap veremeyeceğini biliyordum. Bunu bildiğim için daha da fazla üzerine gitmiştim. Şimdi düşünüyorum da, orada hararetle tartışan ve tek emeli karşısındaki insanı ruhsal anlamda çöküntüye uğratmak (yeterince çökmüş durumdaydı zaten) ve zehrini akıtmak, akıtmak ki kendini zehirlememek olan ben, kesinlikle ben değildim, tamamiyle benim id imdi. Sanki yaşamak için başka şeyleri öldürmek zorunda kalan yırtıcılar gibi. Evet, tamamiyle id di bu, öz benlik değildi. Orda o kadar kötü olmak zorunda mıydım ? Bunu biraz irdelediğimde, çoğu zaman insanların bir bahaneye sığındığını farkettim. Bahaneler bana silah olmuştu ve namlunun ucundaki de bahanelerimden bihaber olan biriydi. Adil miydi ? Acizlikti. Kendimce o kadar dolmuştum ki çok sevdiğim arkadaşımı karşımda çok kötü bir hale getirmiştim. Duramadım. İstediğim o etkiyi gördüğümde durabildim. Elime de koca bir pişmanlıktan başka bir şey geçmedi. Sonrasında telafi ettim, o çoktan unuttu bile. Ama ben hala hatırlıyorum ve keşke diyorum
Bunları yazmamdaki amaç bir tartışmamı anlatmak değil, bunun üzerine düşündürmekti. Gerçekten kontrolümüz ne kadar elimizde ? En kontrolsüz anlarda bile gerçekten kendimiz olabilecek kadar sağlam durabiliyor muyuz ? Yoksa sadece egolarımıza ve süper egolarımıza tutunup durabiliyor-muş gibi mi yapıyoruz ? Bu tarz durumlarda durmamız gerektiğini, bunun geçici olduğunu biliriz ama çoğumuz durmamayı tercih ederiz. Virajı kaçırdığımız için de toslarız ve bize çok büyük dersler olarak geri dönerler. Bu küçük gibi görünen tartışma kendimi tanımama yardımcı oldu. Tutumlarımı görmüş ve evcilleştirmiş oldum
İçimizde kapalı kalan zehri akıttığımızı düşündüğümüz yerde aslında sadece kendimizi zehirliyor olabiliriz. Ani ve kontrol edilemeyecek durumlarda tekrar tekrar düşünebilme kontrolü sağlanabilinmeli ki o zaman gerçekten kendi kendimizi yönetiyor olabilelim
Bahsi geçen arkadaşım uyanınca muhtemelen bunu okuyacak ve bana poposuyla gülecek
Evet, sabah sabah bunu düşündüm ve hala pişmanım
Canı yanan insanoğlu can yakar. Aslında öfkelendiğimiz anda derin nefes alıp bulunduğumuz ortami terketmek sonra mümkünse biraz uyumak yada dolaşmak çok iyi geliyor.Kendinle yüzleşerek duygularini ne güzel ifade etmişsin.Bu büyük olgunluk aslında.tebrikler:)
Teşekkür ederim. Dediğinize katılıyorum, ben de 10 saniye kuralını uyguluyorum genelde. Bir tartışmadayken ya da tartışmanın başlayacağını düşündüğüm bir andayken 10 saniye hiçbir şey yapmıyorum. O zaman ego gidiyor, bilinç geliyor. Bunu uyguladığım için birçok tartışmayı tartışma olmaktan çıkarabiliyorum :)
Sorunu çözmene rağmen tekrar yapmam deyip geçemiyor, tekrar yapmayacağından emin olmaya çalışıyorsun. Tekrar öyle bir durumla karşılaşmadan ikna olmazsın muhtemelen ama bence sorunu çözmüşsün.
Tekrar yapmayacağımdan emin olamam, hiç kimse olamaz bence. Pratik yapa yapa sadece etkilerini azaltabiliriz bence tutumumuzun. Eski bir olaydı bu ve bundan sonraki tartışmalarımda ipler daha çok elimdeydi. Şimdi çok 'ekstrem'durumlar olmadığı sürece sakin kalabiliyorum, ama insanım, şimdilik bu böyle :)
Öfke kontrolünü sağlamak gerçekten ikili ilişkilerde önemli bir husus. Dilin kemiği yok ve kalp kırmak kolay ama tamiri zor. 😃