You are viewing a single comment's thread from:
RE: Bedelli
Benim dedem yokluk içinde dört sene askerlik yaptığı için
Benim kardeşlerim dağlarda tepelerde terörle boğuştuğu için
Bugün siz biz hepimiz güvenlik içinde kendi ülkemizde yaşayabiliyoruz...
Suriye'ye Irak'a bakınız lütfen, meselenin birilerini öldürmeyi öğrenme meselesi olmadığını göreceksiniz.
Haydi gidin o ülkelerde yaşayın, sabah işe gidin, ailenizi sevdiklerinizi arkanızda bırakın, ticaret yapın sanatla uğraşın?
Olmuyor değil mi?
Bedeli oluyor...
İşte bu yüzden bedelli olmuyor...
Vatan olmadan olmuyor sevgili Kaptan..
Bak bakalım askerlik olmadan da oluyor muymuş;
https://www.indiatoday.in/education-today/gk-current-affairs/story/countries-without-military-261074-2015-09-03
https://www.storypick.com/country-no-army/
Buradaki ülkeler kıyaslama kabul etmez bizimle, üzgünüm söylemek zorundayım.
Ülke ordularının olmaması çok ütopik bir yaklaşım, neden ABD Çin Rusya vd ülkeler ordularını kara hava deniz hatta uzay çalışmalarıyla büyütüyorlar?
Ordu yapısı, askerlik düzenlemeleri değişebilir, çağa ayak uydurabilir ama ordu olmasın demek bana çok naif geliyor.. Bedelli ise tüm bunların dışında çok yanlış bir uygulama.
Benim görüşüm bu
Benim görüşüm de istemeyen bir arkadaşımıza zorla üniforma giydirmemek.
Gördüğüm kadarıyla bu konuda bir kaç gündür sinirler bayağı gerilmiş durumda.
Sinirlerin gerilmesinin en büyük sebebinin, mevcut hükümetin doğru hamle yapamaması olduğunu düşünüyorum. Hükümet tamamen tekele geçtiği ve her hamlesini sadece kendini düşünerek yapmaya çalıştığı için, halk kendi arasında ciddi tartışmalar yaşıyor. Mevcut hükümetin hatalarını söylemek boynumuzun borcudur ama bu "diğer parti veya kişiler bu işi daha iyi yapabilirdi" demek değildir.
Benim babamın mesleği askerlik idi. Emekli olana kadar yaşadığı şeylerin hepsini biliyorum. Ben de üniversiteyi bitirdiğim gün, mezuniyet belgemi elime aldığım dakika askerlik şubesine teslim olmuş bir vatandaşım. Askerliğim de çok zor geçti. Yani, bahsi geçen konu hakkında bir çok şey yaşamış bir insan olarak bir şeyler yazma ihtiyacı hissettim.
Şu anda "Tamam ulan, siz askere gitmiyorsanız ben gidiyorum" diyen kadınların hepsi haklı Kaptan. Çünkü, onlar için dışarıda bir yerlerde iyinin ve doğrunun peşinde koşan, güçlü ve dinamik gençlemizin, bazı değerleri anlaması ve gerekirse bunun uğruna ölmeleri gereken bir yer var. Çünkü biz Türkiye olarak, büyük savaşlardan kurtulalı daha yeni yeni 1 asır geçiyor. Ayrıca önümüz karanlık, önümüzü göremiyoruz. Genç ve kültürlü insanların sayısı gittikçe azalıyor. Ülkemizin, dışarıda, ne pahasına olursa olsun askerliğini yapmış erkeklere ihtiyaçları var. Askerlik sivil hayattaki hiç bir şart ile kıyaslanamaz.
Öte yandan mevcut askerlik şartlarında çok büyük yanlışlıklar var Asena. Askerlik denilen şey askerlikten çıkalı uzun zaman olmuş. Tezkeremi aldıktan 2 yıl sonra bile kabuslarla uyanıyordum ve o günleri şu anda bile hatırlayabiliyorum. Şimdi bir anda için cız etmiş olabilir, belki düşmanla karşılaştığımı veya zor şartlarda kaldığımı düşünebilirsin. Fakat durum öyle değil, bana kabusları yaşatanlar silah arkadaşlarım ve komutanlarımdı.
Askerlik şu anda her şehirde, her kışlada, her koğuşta başka bir kılıf içerisine girmiş durumda. Anladığım kadarıyla, eski savaş dönemleri bittikten sonra, yıllar içerisinde askerlik ülkemizde oldukça saçmalamış. En son da bildiğimiz üzere siyasetin kurbanı oldu. Olası bir savaş durumunda kendini toparlama potansiyeli olduğu için sürekli aktif ve dinamik kalması gerektiği kesin.
Devam etsem herhalde 10 sayfa yazı çıkacak. Özet olarak;
Normal şartlar altında hiç bir bireyin silah tutmayı öğrenmesinin gerektiğini düşünmeyen biri olmama rağmen, mevcut durumda, erkeğin hayatında askerlik vakti geldiğinde gidip yapması gerektiğini ve yaptığı askerlikten sonuçlar çıkarması gerektiğini düşünüyorum.
Ne güzel yazmışsınız, elinize sağlık.
Askerlik sistemindeki problemler değil konumuz bence, bu durumda, bu haliyle birilerinin sadece parası var diye kaytarmaya çalışması.
Bir kural varsa, hem de güvenlikle ilgili, o herkese eşit uygulanmalı.
Hümanist yaklaşımlar doğrudur, olmalıdır da, ama mevcut atmosferde gelişen olayları, olası tehditleri düşündüğümüzde ne kadar uygulanabilir?
Uygulamalar ordu millet hamurunu bozmamalıdır kanımca.
Muhalif partiler de aynı vaatlerde bulundular, mesele siyasi iktidarın değil toplumun problemi bence.
Teşekkür ederim.
Evet, kural eşit uygulanmalı, katılıyorum. Çok çekiyoruz çifte standartlılıktan :(
Hedefimiz kaptanın dilediği gibi bir humanist yaklaşım olmalı ve bunun için çabalamalıyız ama şu anda gerektiğinde gitmek lazım işte :(
Katılıyorum yazdıklarınıza, tekrar teşekkürler vakit ayırıp yazdığınız için...
Memlekette muhalefet partisi olmayınca iş başa düşüyor, oy avcılığına iki dakika ara verip bu tip meselelerde çalışma yapmazlar!
Meşguller malumunuz, yeni odalarının tasarımı işiyle!
Gerçi bedelli söz konusu olunca onlar yine sessiz kalır!
Ben de katılıyorum yazdıklarınıza, üzgün olarak :(
O istemeyen arkadaşınız kendi güvenliğini kendisi sağlayacak durumda değilse kusura bakmasın, bir zahmet o üniformayı giyecek...
Hümanistliğini bu vatan uğruna can verenler için gösterecek önce...Ordulara gerek kalmasın diye çalışacak, elini taşın altına koyacak, Nişantaşı veya Sultanbeyli'de elinde telefon sosyal medyada vakit öldürmeyecek...
Bu arada yazdıklarını okuyunca şunu da sormak geldi içimden @asenakorkut
https://twitter.com/YaylaNesat
Evet sevgili Kaptan? Ne demek istiyorsunuz?
Fake hesap peşindesiniz yine sanırım :)
Yanlış alarm efendim, ben benim :D
Derdi ünlü olmak olmayan, söyleyeceklerini söylemek için burada yazan...
Başka herhangi bir sosyal medya alanında yazmayan...
yazdıklarımı paylaşanlar olabilir, upvote etmeseler de okusalar yeter benim için...
Teşekkürler bilgi için, mutlu oldum...
Siz de beğendiğiniz yazılarımı paylaşırsanız sevinirim efendim :)
Selamlarımla
Neşat dayı duy bu sesi uçak kaldır uçur bizi
Aferin size, bravo...
Bedelli yazım tahminimden fazla acıtmış canınızı...
Seviyenizi göstermek için acele etmeyin, tadını çıkarın buluşlarınızın...
Bu platformu da diğerlerinin yanına yollayın en kısa zamanda...
Ne gam değil mi?
Klavye delikanlısı olmak böyle işte...