ALASKA'DA WHITTIER KASABASI

Merhaba. Sizlere çok dikkatimi çeken ve bence ilginç bir yerden bahsetmek istiyorum. Umarım sizinde ilginizi çeker.

Tüm şehirle komşu olduğunuzu düşünün. Okulunuzun, polis departmanının, bakkalın postanenin.. Aklınıza gelebilecek her şeyin tek bir bina da toplandığını, dışarıya çıkmanızı gerektirecek başka hiç bir şeye ihtiyaç olmadığını hayal edin. Alaska'da bulunan Whittier kasabası tek bir binada yaşıyor.

Amerika'nın Alaska Eyaletinde Bulunan Bu Küçük Kasaba Sadece 214 Kişi Yaşıyor.
Begich Towers adında ki bu bina 14 katlı ve 150 daireden oluşuyor. Şehrin tüm sakinleri bu gördüğünüz binada yaşıyor ve mecbur kalmadıkça dışarı çıkmıyorlar. Çünkü ihtiyaçları olan herşey bu binada mevcut.

Binanın İçinde Yalnızca Daireler Yok.
Binanın farklı katlarında; çocuklar için okul, 1 posta ofisi, bakkal, bir felaket anında insanların saklanması için güvenlik tüneli, polis birimi, kilise, klinik, kuaför, internet kafe, market, manav, kapalı oyun alanı, spor salonu, yüzme havuzu, onlarca büro ve belediye ofisleri ve hatta turistler için bir otel de bulunuyor. İnsanların burada kış boyunca ihtiyaçlarını karşılamak için bakımı sakinler tarafından yapılan bir sebze bahçesi var. Sebzeler hidroponik ekipmanlar kullanılarak yetiştiriliyor. Insanlar bu binada hem yaşıyor hemde çalışıyor. İş yerleri de bu binada. Tabii bazıları buraya en yakın olan 60 km uzaklıktaki şehirde çalışır. Çoğuda limanda çalışır. Okul binanın hemen yanında ve zorlu kış şartlarından dolayı okul binaya tünelle bağlı ve okula yalnızca bu tünelle gidiliyor. Ders saatleri 8.45 te başladığı halde bazen öğretmen erken gelip ışığı yaktığı zaman öğrenciler bunu görüp ders başladı diye düşünerek okula geliyor ve ders 6.00 da bile başlayabiliyor. Burada öğrenciler ev ile okulu birbirinden ayırt edemiyorlar ve ikisini bir bütün olarak görüyorlar. Hatta 12 yıldır aynı öğretmenden ders aldıkları için öğretmenlerine teyze bile diyorlar. Istedikleri zaman ve saatte kapısını çalıp sorularını sorabiliyorlar. Burası aşırı izole ve düşük nüfuslu olduğu için diğer insanlar buranın yalnızlar ve içe dönük kişiler için olduğunu düşünebilirler fakat aynı zamanda buradan daha etkileşimli ve sosyal bir çevre olamaz. Çünki tüm kasaba iç içe yaşıyor. Burada yalnız kalamazsınız. Arkadaşlarınız akrabalarınız hatta iş arkadaşlarınız aynı zamanda komşularınızdır. Komşularınızla iyi geçinmek tek çarenizdir. Herkes uyum içinde anlayışlı yaşamak zorundadır. Çünki Alış veriş yapabileceği tek market sahibiyle veya kuaförle kavga ederse ihtiyaçlarını karşılayamaz. Aslında buradakilerin nadiren dışarı çıkmasının esas nedeniyse hava koşulları ve çok sayıda ayıların olmasıdır. Bu şekilde yaşam burada yaşayanları iyice tembelleştirmiştir. Whittier kasabası Amerika için savunma tesisi olarak inşa edilmişti. Bu yüzden dünyanın geri kalanından izole, ulaşımı oldukça zor olan bu yer seçildi. O dönemde Whittier'a ulaşmanın tek yolu ise denizdi. Bina depreme dayanıklı olacak şekilde üç aşamada inşa edildi. Binanın dışında üzeri kaplanmış yaklaşık 20 cm boyunda bir boşluk var ve bu boşluk olası bir depremde binaya hasar almadan sallanma payı veriyor. Zamanla ise Whittnier kasabası askeri üs olmaktan çıkıp sivil halkın tek bir çatı altında yaşadığı bir kasaba haline geldi. Burada yaşayanlarda zaten o zamanlar burada çalışan işçi ve asker yakını.

Whittier'e En Yakın Şehir İse 60 Km Uzaklıkta
Şehir dışına çıkmak isterseniz 4 km'lik tüneli geçmelisiniz. Şehre karayoluyla ulaşım yalnızca bu dağın ortasından geçen içinden tren de geçen tünelle sağlanıyor. Önce tren geçer sonra araçlar geçer. Ancak tünel akşam 22.30'da kapanıyor. Kapandıktan sonra ne yazık ki ertesi günü beklemelisiniz. Kapanmasının nedeni ise tek şeritli bu tünelde her yarım saatte bir tünelin gidiş-dönüş yönü değişiyor. 22.30'dan sonra ise tünel görevlisinin mesaisi bitiyor ve trafiğin akış yönü kontrol edilemiyor. Bunun iyi tarafı ise bu nedenden dolayı burada suç işlenmesinin çok az olmasıdır. Çünki suçlunun kaçabilmesi için tünelin yön değiştirmesini beklemesi gerek. Tünel soğuğa ve fırtınaya dayanıklı üretilmiştir ve çatının üçgen olması sayesinde girişe çığ düşmez. Tüneli 1 kez kullanmanın bedeli ise 15 dolar. Kasabada görülebilecek ikinci bir bina vardır. Battner askeri binası. 1966 dan beri terkedilmiştir ve ısıya, aşınmaya ve kimyasal maddelere karşı dayanıklı olan özel aspes minarelerinden yapıldığı için yıkımı hem tehlikeli hemde pahalı olduğundan o günden beri terkedilmiş halde ayakta duruyor.

Peki Bu Şehir Sakinleri Neyden Para Kazanıyor ?
Whittier'da yaşayanlar gerçek anlamda parayı yalnızca takas için kullanıyor. Hiç kimsenin daha fazlasını kazanmak gibi bir derdi yok. Kendi kaynaklarını yaratmak zorundalar. Ancak ana geçim kaynakları çoğunlukla balıkçılıktan oluşuyor.

Yılın Çoğu Zamanını Binada Geçirmelerinin Temel Sebebi Kötü Hava Koşulları
Alaska zaten çetin kışlarıyla, ormanları ve ayılarıyla bilinen bir eyalet. Ancak Whittier'da kışları kar yaklaşık 8 metreyi, rüzgar ise saatte 115 km'yi buluyor. Hatta kışlar o kadar zor geçiyor ki ayıların bile korktuğu söyleniyor. İnsanların yaşadığı bu binanın çok büyük bir problemi daha var. Bina 1957 yılından beri hâlâ yapıldığı ilk orjinal parçalarıyla ayakta duruyor. Fakat zamana karşı savunmasız. Buradaki insanlar burayı kendi evleri, yurtları kabul ettikleri için yetkililer ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar.

Whitter İçin Turizm Oldukça Geniş Bir Yer Kaplıyor.
Yaz aylarında Whittier'ı pek çok turist ziyaret ediyor. Bina da turistlerin konaklaması için otel odaları ve yalnızca yazları açık olan hediyelik dükkanlarda mevcut. Pek çok boş odası bulunan bu izole şehirden bir daire almanın maliyeti ise oldukça düşük. Yaklaşık 50 bin dolara kafa dinlemek için bir eve sahip olabilirsiniz.

Adını Amerikalı Şair John Greenleaf Whittier’dan Alıyor.

Kaynak: https://lafgaf.com/tum-sehir-tek-bir-binada-yasiyor-whittier-kasabasi