Ölmeden Önce Yaşamdan Sonra
Ölümle Buluşma
Gözlerimi açamıyorum. Göğsümden dışarıya sıcak bir su çıkıyor gibi. Ne olduğunu hiç bilmiyorum. Gözümü hafif bir şekilde açıyor, kirpiklerin arasından bakıyorum dünyaya, daha doğrusu kırmızıya bulanmış duvara. Nefes alamıyorum... Oksijen verin bana ! Sanki çevremdeki tüm oksijen , benle küsmüş bana yaklaşmıyor. Zoraki bir nefes aldım gibi oluyor onuda alırken göğsüm ağrımaya devam ediyor. Sanki 1 tonluk biri üzerine oturmuş gibi... Her beklediğim süre de göğüs kafesim parçalanır gibi ağrımaya devam ediyor.Elimin üzerindeki tüyleri bile hissediyorum ama elimi hissetmiyorum. Sanki hiç bir zaman olmamışcasına, elim karanlığın içine yuvarlanıp gidiyor. Diğer uzuvlarım da saçlarımda... Ne kadar da saçlarıma önem verirdim. Sahi bir daha hiç elliyebilecekmiyim arkaya doğru tarar gibi parmaklarımın arasında geçebilecek mi? saçlarım...
Vedaya B Mikro Saniye Kala
Yine o bir upte nefesi almaya çalışıyorum, çalışıyorum, çalışıyorum bana o boğazım ihanet edip son bir nefes dahi almama izin vermiyor. Kepenk kapatmış boğazıma laf anlatamıyacağımı anladığım an ellerim tekrar yerinde olduğunu anlamam bir oldu. Ellerimle boğazımı delip geçmek, onun kepenkinin kilidini yok etmek için hamle yapmaya çalışırken dünyadaki tüm yer çekimi benim üzerime binmiş gibi düm düz olmaktayım. Elimde kas hücresinin zevre miktarı kalmamış ki küçük bir hareket bile edemiyorum. Gözlerim iyice büyümekte sanki yerinden çıktı ve 360 derece bir kamera ile odayı görmekteyim. O gözüme doğru gelen doz tanesini görüyorum çekil demek üfleyip gitmesini istesem de o yer çekimi bıyığımdaki tek bir teli bile oynatmamı engellemektir. Yer çekimi gücünü bukadar iyi anlamama neden oldu ne kadar kuvvet li bile olsan dünyayı omzuyla kaldıran adam da olsa yine de gücü yetmez ezilmiş bir halde olur.
Çınlayan Dünya
Bir anda büyük bir çınlama sesi kulağımı ateşe atmışcasına yakarak gelmekte kulaklarım patlayıp akmış gibi hissediyorum. Ne oluyor bana ne hiç birşey anlamıyorum ne çırpınıp elim kolum oynamakta nede gözümü açmaktayım, hiç birşey anlamamaktayım. Güçlü bir süpürge bedenimi lime lime parçalayarak çekmekte gibi hissediyorum. Maffediyor beni bu olay her tarafımı aynı anda milyonlarca karıncanın dişi geçmiş gibi bir acıyla. Her hücremi tek tek güle güle demekte ruhum. Artık iyice kendimi kaybetmekteyim. Hiç birşey göremiyecek, takatimin dorukları emilmiş duruma düşmekteyim. Yavaşca alamadığım o bir tırnak arası doldurmaya nefes için bile artık geç olduğunu anladığım vakitte sonsuz deniz de bir kibrit çöpüyle ilerlemekteyim...
Bu yazı Curation Collective Discord Sunucusunda küratörlere önerilmiş ve manuel inceleme sonrasında @c-squared topluluk hesabından oy ve resteem almıştır.
This post was shared in the #turkish-curation channel in the Curation Collective Discord community for curators, and upvoted and resteemed by the @c-squared community account after manual review.