Türk Tarih Büyüklerimiz "Çöl Kaplanı Fahrettin Paşa"
KAYNAK
Tarihimizde az bilinen insanlar vardır.Bu vatan üzerinde emeği olan, bağımsızlık uğruna can veren insanlar işte Fahrettin Paşa bu insanlardan biridir.
Hainler ve Kahramanlar ile dolu tarihimize bu Osmanlı Paşa'sının nasıl işlediğini sizlere anlatmak istiyorum.
Birinci Dünya Savaşı'nda Arap Yarımadası bildiğiniz üzere entrikalar ile doludur.Savaşta Osmanlı İmparatorluğu İngilizler ile savasmaktayken Mekkeli Şerif Hüseyin tarafından isyan çıkar.Bu isyan kısa sürede Arap Yarımadasına yayılır.
O zamana kadar ortada giden savaş bir anda Müslüman Arapların İngilizler ile işbirliği yapmasıyla tersine döner.Kutul Amare gibi o cepheye moral kaynağı olan zaferler bu isyan altında gölgelenmişti.Çünkü müslüman kardeşleri düşmanları İngilizler ile işbirliği yaparak onlara karşı silahlanmıştı.
İsyan bastırılmadı ve yayılarak Arap coğrafyasında yayılmıştı.
Ortak hareket eden Araplar ve İngilizler Medine'yi kuşatmıştı.
Kaynak
Medine'nin komutanı Fahrettin Paşa'ydı.Askerlerine "Peygamberin türbesini kanımızın son damlasına kadar savunacağız" diyordu.Nitekim kuşatmaya kötü şartlara rağmen çok başarılı bir savunma gerceklestiriyordu.Kalenin erzakları bittiği için askerlerine çekirge yedirtti fakat kaleyi teslim etmedi.Şerif Hüseyin'in İngilizlerin defalarca teslim ol çağrısına "beni bu tür şeylerle rahatsız etmeyin bu kaleyi ben diriyken alamazsınız" dedi.
Günler böyle geçerken Padişah Mehmet Reşad öldü yerine Vahdettin geldi.Birkaç ay müzakere yapıldıktan sonra İngilizler ile anlaşmaya varıldı.Vatanın anahtarını Vahdettin İtilaf devletlerinin eline verdi ve Mondros imzalandı.
Kaynak
Bizzat Vahdettin tarafından Mekke ve Medine'yi İngilizlere teslim edin çağrısı alan Fahreddin Paşa bu çağrıyı reddetti.Gerekçesi çok sevdiği Peygamberi Emanetleri ve Türbesi düşmana teslim edilemezdi.2.5 yıl kısıtlı imkanlara rağmen Türk bayrağı Medine'den inmemişti ve onu indirmeyecegini söyledi.Ateşkesten sonraki süre zarfında İngilizler ve Araplar bu şehri alamadığı için Halife Vahdettin'e haber yolladılar.O da oraya yeni subay atadı.Atadigı subaya Medine'yi Peygamber şehrini ve türbesini İngilizlere teslim etme emri verdi.
Daha sonra bu subay Medine'ye gitti.Fahrettin Paşaya sarılıp hal hatır sordu.Daha sonra Fahrettin Paşa'nın gözüne kum atarak kafasına küllük vurarak onu etkisiz hale getirdi.Evet ne düşman ne İngiliz onu yıkmıştı ve şehri alabilmişti ama ne yazık ki kendi halifesi ve padişahı tarafından ihanete uğramıştı.
Bu kahramana madalyalar verilmesi gerekirken elleri kolları bağlanıp Osmanlı Askerî tarafından İngilizlere teslim edildi.
İngilizler onu Malta'ya sürdü ve idam kararı çıkardı.
Kaynak
Bazılarına göre SON HALİFE , GERCEK KURTARICI , VATANPERVER PADİŞAH olan Vahdettin Hazretleri aynı Kuvai Milliyecilere katli vacip dedirttigi gibi Kurtuluş Savaşı'nın Kahramanlarına idam kararı çıkardığı gibi Fahrettin Paşa'nın idamının onamasida ona kaldı.
Malta'daki çoğu vatanperver bu millete hizmet etmiş, savaşta kahramanlık göstermiş insanlar idama hazırlanırken İstanbul Hükümeti bu idam kararlarına destek verdi.
Ancak Mustafa Kemal Atatürk bu vatanperver insanların idamına göz yumamazdı.Bu idamların gerçekleşmesi halinde TBMM hükümeti elinde bulunan İngiliz tutsakların idam edileceği söylentisi yayıldı.Bunu duyan İngilizler Malta'daki idamlardan vazgeçtiler ve müzakere başlattılar.
İngilizler çok az sayıda tutsak bırakıp bütün tutsakları almak istiyordu.Fakat karşılarında Mustafa Kemal Paşa vardı.Muzakereler sonucu 20 İngiliz esiri karşılığında Malta'da bulunan bütün Türk esirleri serbest bırakılmıştı.İşte Fahrettin Paşada bu gruptaydı.Ülkesine döner dönmez Kurtuluş Savaşı'nda yer alarak Bağımsızlık Mücadelesi verdi.
Halife Vahdettin Hazretleri ise 61 yaşına basmıştı.Halkı işgal ve zulm altındayken birileri Bağımsızlık Mücadelesi verirken o ise 18 yaşındaki yeni karısı için sarayda düğün yapıyordu.
Çok güvenilen İtilaf Devletleri yenilmişti.Bu vatan sonsuz fedekarliklar ile kurtarılmıştı.
KAYNAK
Halife Vahdettin Hazretleri çok üzülmüş olacaktı ki İngilizlere mektup yazıp sığınma talebinde bulundu eh ne de olsa yegane ümitleri Allah'tan sonra İngiltere'ydi.İngiltere Vahdettin Hazretlerni bir zırhlı gemi ile Malta'ya kaçırdı.
Ama işin tuhaf tarafı bazı insanların bütün bunlara rağmen Son padişaha Cennet Mekan,Gerçek kurtarıcı, Büyük Halife derken Kurtuluş Mücadelesini örgütleyen ve Kurtuluş Savaşı'nda önderlik eden kadroya İNGİLİZ AJANI demektedirler.
Allah sağlık sıhhat versin.
Okuduğunuz için teşekkürler