Club100 //ENG-TR //Secret Corner of Paradise; Değirmendere Waterfall, //Gizli Cennet Köşesi; Değirmendere Şelalesi,

Hello Nature Lovers and Adventure Enthusiasts...

While I am sitting on the balcony of your house in the evening, I always make a plan beforehand about where I will go. Because a well-planned trip has always saved me time. I try to never deviate from the route that I have planned before I go on a trip. There may be unforeseen disruptions in trips. Even for such situations, you should have a plan B with you, which you have created in your mind and will activate instantly.

Merhaba Doğaseverler ve Macera Tutkunları...

Akşamüstü evinizin balkonumda otururken, gideceğim yerle ilgili önceden mutlaka planımı yaparım. Çünkü iyi planlanmış bir gezi bana her zaman vakit kazandırmıştır. Geziye çıkmadan önce planlamış olduğum rotadan asla sapmamaya çalışırım. Muhakkak gezilerde hiç hesapta olmayan aksaklıklar olabilir. Bu gibi durumlar için bile kafanızda oluşturduğunuz ve anlık devreye sokacağınız bir B planınızı da yanınızda taşıyor olmalısınız.

This week, I will try to introduce you to "Değirmendere Waterfall", one of the hidden corners of Antalya waiting to be discovered. This place is mostly known by the local people around. The venue, which was rented by a businessman from the Forestry Directorate, opens its doors to tourism and is used as a recreational facility. Let's visit this natural wonder of paradise, which is still unknown to the people of Antalya, together.

Bu hafta sizlere, Antalya'nın gizli kalmış ve keşfedilmeyi bekleyen cennet köşelerinden biri olan "Değirmendere Şelalesini" tanıtmaya çalışacağım. Burası daha çok çevredeki yöre halkı tarafından biliniyor. Orman Müdürlüğünden bir iş adamı tarafından kiralanan mekan, kapılarını turizme açarak dinlenme tesisi olarak kullanılıyor. Hala daha Antalya halkı tarafından fazla bilinmeyen bu doğa harikası cennet köşesini gelin birlikte gezelim.

In order to go to Değirmendere Waterfall, you have to drive from Antalya city center to Alanya road with your own vehicle. After you pass the Manavgat district, you must check the signs and enter the Halitağalar Village before you reach the Alanya District. From here, you will reach Değirmendere Waterfall at the end of a 15-minute journey. It takes approximately 1 hour and 22 minutes to Antalya city center.

Değirmendere Şelalesine gidebilmek için, Antalya şehir merkezinden kendi aracınızla Alanya yoluna doğru hareket etmelisiniz. Manavgat ilçesini geçtikten sonra, Alanya İlçesine varmadan tabelaları da kontrol ederek Halitağalar Köyüne girmelisiniz. Buradan yaklaşık 15 dakikalık yolculuk sonunda Değirmendere Şelalesine ulaşmış olursunuz. Antalya şehir merkezine yaklaşık 1 saat 22 dakika sürmektedir.

As we move towards the waterfall from Halitağalar Village, the wide-trunked pine and oak trees on the roadside greet us with their green leaves. Don't forget to take your empty bins when you come here. On the way to the waterfall, you come across fountains flowing like ice. You can fill your bins here. To reach the waterfall, you have to cross the muddy road with a small puddle with your vehicle. You can park your car wherever you want in the area where there is no parking problem.

Halitağalar Köyünden şelaleye doğru ilerlerken yol kenarlarındaki zamana meydan okuyan geniş gövdeli çam ve meşe ağaçları, bizleri yeşil yapraklarıyla selamlıyor. Buraya gelirken boş bidonlarınızı da almayı unutmayın. Şelaleye giderken karşınıza buz gibi akan çeşmeler çıkıyor. Buralarda bidonlarınızı doldurabilirsiniz. Şelaleye varmak için, aracınızla küçük su birikintisi olan çamurlu yoldan geçmeniz gerekiyor. Otopark sorunu olmayan alanda aracınızı istediğiniz yere park edebilirsiniz.

There is a special reason why it was named Değirmendere Waterfall here. According to what the local people said, there were old water mills on the waterfall. In fact, we can see the water millstones that have survived to the present day more and more clearly towards the interior of the waterfall. The waterfall flows into the pool by gliding in steps from the high hills between the rocks and hitting the rocks. To see the water flowing in steps, we have to cross the wooden stairs and bridges painted brown.

Buraya Değirmendere Şelalesi isminin verilmesinin de özel bir nedeni var. Çevrede bulunan yöre halkının dediklerine göre, Şelalenin üzerinde çok eskilerden su değirmenleri varmış. Hatta günümüze kadar gelmiş olan su değirmen taşlarını ,şelalenin iç taraflarına doğru gittikçe daha net görebiliyoruz. Şelale yüksek tepelerden kayaların arasından basamaklar halinde süzülerek ve kayalara çarparak, havuza akmaktadır. Basamak halinde akan suyu görmek için kahverengine boyanmış ahşap merdivenlerden ve köprülerden geçmemiz gerekiyor.

The intensity of the water coming from the hill varied according to the season. There is a business on the edge of the pool where the waterfall spills. This owner rented the place. It has been converted into a restaurant and cafe. He placed tables and chairs in the visible parts of the waterfall. In order to provide the best service to its guests, it has created sitting cabins and gazebos made of wooden boards. You can have something to eat and drink here, accompanied by the magnificent view. You can even catch the trout in the pond with your own fishing line and have them ready for the owner of the business.

Tepeden gelen suyun şiddeti, mevsimine göre değişkenlik gösteriyormuş. Şelalenin döküldüğü havuzun kenarında bir işletme bulunuyor. Bu işletme sahibi burayı kiralamış. Restoran ve kafeye çevirmiş. Şelalenin tam görünen yerlerine masa ve sandalyeler yerleştirmiş. Gelen misafirlerini en iyi hizmeti verebilmek adına ahşap tahtalardan oturma kabinleri ve çardaklar oluşturmuş. Muhteşem manzaranın eşliğinde burada bir şeyler yiyip içebilirsiniz. Hatta havuzun içindeki alabalıkları kendi oltanızla yakalayıp, onları işletme sahibine hazırlatabilirsiniz.

The waterfall flows into the pool at intervals of 100 meters in steps. At the last point, it falls into the pool from a height of 200 meters. The water flowing into the pool joins with another stream after a certain distance. The roadsides of the flowing stream accompany many forest roads. While walking on this forest road, I came across the turtle and the geese with their noses up in the air. It seems possible to encounter all kinds of creatures in this forest.

Şelale, havuza basamak halinde 100 metre aralıklarla akıyor. Son noktada 200 metre yüksekten havuza düşüyor. Havuza akan su belirli bir mesafe ilerledikten sonra başka bir dereyle birleşiyor. Akan derenin yol kenarları bir çok orman yoluna eşlik ediyor. Bu orman yolunda yürürken, kaplumbağa ile burnu bir karış havada olan kazlarla karşılaştım. Bu ormanda her türlü canlılarla karşılaşmak mümkün görünüyor.

I hope that this hidden corner of paradise, whose name we will hear often lately, will attract the attention of foreign tourists. See you in my next new travel articles. Goodbye...

Son zamanlarda ismini sıklıkla duyacağımız bu gizli kalmış cennet köşesinin özellikle yabancı turistlerin ilgisini çekeceğini umuyorum. Bir sonraki yeni gezi yazılarım da buluşmak üzere Hoşça Kalın...