Pareto İlkesi ve Oyun Teorisi ile Kripto Marketi Anlamak
Pareto ilkesi ile başlamak istiyorum; Pareto İlkesi, Vilfredo Pareto’nun, İtalya topraklarının %80’inin nüfusun %20’sine ait olduğunu keşfetmesi ve bunu diğer alanlarda da görmesiyle ortaya çıkmıştır. 80/20 oranı olarak da bilinen bu ilkeyi bir çok alanda görmek mümkün, bir kaç örnek vermek gerekirse; Dünya nüfusunun, toplam zenginliğinin %80’i, dünya nüfusunun %20’sinin elindedir, büyük şirketlerin satışlarının %80’i, müşterilerinin %20’si tarafından gerçekleştirilir. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.. Bu oran her zaman 80/20 olarak karşımıza çıkmaz, kimi zaman 70/30 kimi zaman da 90/10 olarak görülebilir, bu sebeple bazı kaynaklarda “önemli azın yasası” veya “etken seyrekliği ilkesi” olarakta karşımıza çıkabilir. Buradaki mantık, sonuçların büyük çoğunluğunun, eylemlerin küçük bir kısmından kaynaklanmasıdır. Bunu trade geçmişinize bakarak, kendi hayatınızda gözlemlemlediğinizde; yaptığınız işlemlerden elde ettiğiniz karın büyük bir bölümünü, işlemlerinizin küçük bir bölümünden kazandığınız görebilirsiniz.
Piyasada işlem yapanların çoğunluğu kaybederken, sadece azı kazanır. Forex aracı şirketlerin raporlarını göre; 2017 yılı son çeyreğinde Forex’te trade yapan kullanıcıların %70’i zarardayken, sadece %30’u kar durumundadır. Bu raporlardanda görebileceğiniz gibi, serbest piyasada da pareto ilkesi çalışmaktadır, herkesin aynı anda kazanması teorik olarak mümkün gözükmemektedir. O halde oyun teorisine geçerek bunun nedenini anlamaya çalışalım.
Oyun teorisinin klasik modeli olan tutuklu ikileminde, aynı suç için ayrı ayrı sorgulanan iki mahkum bulunur. Bu mahkumların iki seçeneği vardır; ya itiraf edecekler ya da sessiz kalacaklardır. Eğer biri itiraf eder, diğeri sessiz kalırsa, itiraf eden serbest bırakılacak, ortağı ise on senelik mahkumiyet alacaktır. İkiside itiraf etmezse birer senelik ceza alacaklardır. Eğer ikiside itiraf ederse, beşer senelik mahkumiyet alacaklardır.
İlk bakışta ikisininde sessiz kalması en mantıklı seçenek olarak gözüksede, insanlar bencil oldukları için en uzun cezayı almak istemeyecek ve hiç ceza almadan kurtulma olasılığını düşünerek birbirlerini ele vereceklerdir. Serbest piyasada da (örneğin kripto markette) buna benzer bir oyun teorisi çalışır, rakiplerin senden önce satarsa sen onların sattığı fiyatın aşağısında satmak zorunda kalacaksındır. Tam tersi senaryoda, rakiplerin senden önce almaya başlarsa, sen onların aldığı fiyatın üzerinde alacaksındır. Bu sebeple karar noktalarında(destek ve direnç noktalarında), hacimli mumlar gözlemlenir, sert kırılmalarda yine buralarda oluşur. Panik satışı ve fomo(treni kaçırma korkusu) dediğimiz şeyler bu karar noktalarında gerçekleşir. Çünkü rakibin konuşur sen susarsan (rakibin satar, sen satmazsan) rakibin kazanırken, sen kaybedeceksindir.
Karar noktalarında hesaba katılması gereken bir çok değişken vardır (olumlu, olumsuz her türlü haber). Bu değişkenler destek ve direnç noktalarında desteği veya direnci kuvvetlendirsede -hatta günlük işlem hacmi 25 milyar dolar olan kripto marketin yönünü belirlesede- şu an bunlar bu yazının konusu değil. (siz karar verirken, mutlaka bu değişkenleri hesaba katarak işlem gerçekleştirin)
Bunları anladıktan sonra gelin serbest piyasada, bitcoin grafiği üzerinde bu oyun teorisini etkilerini gözlemleyelim, bitcoin’in destek ve direnç noktalarında nasıl çalıştığını görelim;
Grafikte, karar noktalarındaki hacimli mumları hemen farkedeceksiniz. Fibonacci kanallarına sadık kalmış ve kanalın karar noktalarında olumsuz havanında etkisiyle sert kırılmalar görülmüş.
Şimdi biraz hikayeleştirelim, karar noktamız 11.000$ (fotoğrafta kırmızı düşen trend) olsun. Anlamayı kolaylaştırmak için markette işlem yapan oyuncuların 2 tercih hakları olsun, birinci tercih bitcoin’in 12.800 seviyesine yükseleceği, ikinci tercih 10.000$ seviyesine düşeceği olsun. Eğer işlem yapan oyuncuların çoğunluğu tercihini 12.800$ seviyesine yükseliş yönünde seçer ve alım yaparsa, tersi yönde işlem yapan küçük azınlık zarar edecektir. Tersi durumda oyuncuların büyük çoğunluğu tercihini 10.000$ seviyesine geri çekilme yönünde seçer ve satış yaparsa yine küçük azınlık zarar edecektir. Gördüğünüz gibi oyuncuların kararları diğer oyuncularıda etkilemektedir.
Tutuklu ikilemi sürekli tekrar edilirse ve oyunun parametreleri bilindiğinde oyuncular işbirliğinin ihanetten daha yararlı bir taktik olduğunu öğrenebilir. Bu nedenle oyunun parametrelerini anlamak ve kuralına göre oynamak zorundayız. Oyunun parametlerini öğreneceğiz ve kuralına göre oynayacağız.
Şimdi de küçük azınlık tarafında kalmamak ve kaybetmemek için neler yapabiliriz ona bakalım;
- Kullandığınız araçların neden ve nasıl çalıştığını öğrenin: teknik analiz toplumsal uzlaşım sebebiyle çalışır. Senin grafik üzerine koyduğun desteğin grafikte çalışmasının sebebi, diğer oyuncularında desteği oraya koymasından dolayıdır. Dikkatinizi çekmiş olabilir, kuvvetli destek dediğimiz noktalar bile yeri gelir kırılır. Bu durum piyasadaki alıcılar ve satıcıların beklentileriyle ilişkilidir. Daha iyi anlamak için davranışsal iktisat ve psikoloji okuyabilirsiniz.
- Trendi takip edin: serbest piyasada ‘beklentiler alınır, gerçekler satılır’ sözünü hatırlayın. Beklentilerle ilgili haberleri takip edin, forumlarda zaman geçirin, ve temel analizi asla küçümsemeyin. İnsanlar markette bir varlığı satın alırken gelecekte fiyatında artış olacağını düşündüğü için alır, beklentisi vardır. Gerçek ise malın gerçek değeridir, bu noktada satılır. Maymun hikayesini hatırlayın (https://twitter.com/cberktavsan/status/965564198322409472).
- Bir stratejiniz olmalı pozisyona girerken nereden alacağınızı ve nerede satacağınızı belirleyin. Stop loss(zarar durdurma) kullanmadan kesinlikle işlem yapmayın! Stratejiniz doğrultusunda Take profit(kar alma) kullanın. Bir stratejiniz varsa, piyasa emirlerini girin ekran başında beklemeyin.
- Aceleyle, düşünmeden işleme girmeyin. Bunun fiyatı artıyor dahada artacak, ben kaçıracağım demeyin. Zaten artmaya başladıysa kaçırmışsınızdır. Bir coini/tokeni düşerken alın, yükselirken satın.
- Farklı kaynaklardan bilgi toplayın ve bunları kendiniz değerlendirin, zararda sizin olsun karda. Kendinizi geliştirin.
- Riskinizi azaltmak için sermayenizi bölün, hedefleriniz doğrultusunda karda olan pozisyonlarınızı kapatın açgözlülük yapmayın, gerçeklerle tanışın. Daha fazla yükseleceğini düşünüyorsanız pozisyonunuzun tamamı yerine bir kısmını satarak kalanıyla yolunuza devam edin.
- Önce kaybetmemeye odaklanın, kaybetmemeyi öğrendikten sonra az kazanmaya çalışın. Basamakları birer birer çıkın, uçmayın.
- Özgüveninizi asla kaybetmeyin. Kaybederken hayıflanıp, kazanırkende böbürlenmeyin. Kazanma yada kaybetme duygusunun esiri olmayın psikolojinizi kontrol altına alın. Stratejinize sadık kalın. Kaybederken neyi yanlış yaptığınızı arayın, kazanırken size neyin kazandırdığını bulmaya çalışın.
- Aldığınız coinin/tokenin ne yaptığını ne ile uğraştığını öğrenin. Kendinizi geliştirmeyi asla bırakmayın, içinizde çalışma duygusunun körelmesine, öğrenme arzusunun yok olmasına asla izin vermeyin.
- Belkide en önemlisi ve sadece kripto market için değil hayatımızın her alanında önemli nokta; Her duyduğunuza inanmayın, duyduğunuz ve gördüğünüz her şeyi sorgulayın ve anlamaya çalışın. Balık istemek yerine balık tutmayı öğrenin.
Yeni başlayanlar için çok bilgilendirici bir yazı. Tşk.
Yeni başlayanlarrın psikolojisini de çok iyi özetleyen bir yazı olmuş elinize sağlık..
Çok faydalı bir yazı olmuş, özellikle yeni başlayanların psikolojisini özetler nitelikte.
Congratulations @cberktavsan! You received a personal award!
Click here to view your Board
Congratulations @cberktavsan! You received a personal award!
You can view your badges on your Steem Board and compare to others on the Steem Ranking
Vote for @Steemitboard as a witness to get one more award and increased upvotes!